17 Kas Atebetü’l-Hakayık – Edib Ahmed Yükneki
Güzel bir öğütler eseri. Her ne kadar dini yönü var gibi görünsede bu şekilde bir ısrar ya da baskı ile değil daha güzel bir dille anlatıyor anlatmak istediğini. Yani eski zamanlarda olduğu gibi daha özgür daha istediği gibi yaşanan bir din görüşüyle. O yüzden beğendim ve okurken rahatsız olmadım. Özellikle mal mülk gereksizliği ile ilgili bölüm ve dilin ne kadar yaralayıcı olduğunu anlattığı bölüm çok güzeldi. Tabi anlayana ve anlatabilene anladığını…
Her ne kadar günümüzde öğüt alma az biraz hakaret gibi, yetersizlik gibi görünse de bir zamanlar büyük bir erdem idi. Tabi o zamanlar büyük insanlar daha fazla imiş. Yani büyük insanlar, büyük insanlarmış. Parasal, güçlü olarak ya da hacimsel değil elbet. Fikir olarak ileride imişler. Geçmiş her ne kadar az bilinse de bilinen bir yönüyle bu zamandan iyiymiş. Belki de yanlış bir düşünce bilemiyorum ama o zamanların daha samimi bir tarafı varmış diye düşünüyorum. Belki elli yıl yüz yıl sonrada bu zamanlar için aynısı söylenecektir. Her zaman, geçtiği zaman kıymete biniyordur belki de.
Neyse konuyu uzatmadan bir alıntı yapmak istiyorum kitaptan;
Dinle, bilgili neler söylüyor
Edeplerin başı dili gözetmektir
Dilini sıkı tut ki kırılmasın dişin
Eğer tutamazsan kırılır dişin
Sözün iyisi düşünüp söylenendir
Çok konuşan dil yenilmez bir düşmandır
Sıkı tut dilini, sözünü boş bırakma
Gider başka bir gün bela olur başına
Akıllı mı olur dili boş kişi
Bu boşboğazlık çok kişinin başını yedi
İnsanları kızdırma dilinle, bil ki bu dil
Yaralarsa iyileşmez, geçer de ok yarası
Bu alıntı sonrası ne demek istediğimi belki az biraz anlatabilmişdir. Yok eğer anlatamadıysam buyrun alın kitabı okuyun. Eminim çok daha net anlaşılacaktır.
İyi okumalar.
Kitap adı: Atebetü’l-Hakayık
Orijinal adı: Atebetü’l-Hakayık
Yazar: Edib Ahmed Yükneki
Çeviri: Ayşegül Çakan
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları / Hasan Ali Yücel Klasikler Dizisi
Sayfa: 108
Baskı: 2016
Tür: İnceleme, Doğu Klasikleri, Şiir
Atebetü’l-Hakayık – Edib Ahmed Yükneki
Arka kapak;
Edib Ahmed Yüknekî (yaklaşık 11. yy sonu-12. yy ilk yarısı): Eserinde adının Edib Ahmed, doğduğu yerin Yüknek, baba adının Mahmud-ı Yüknekî olduğu belirtilen şair hakkında çok az bilgiye erişilebilmiştir. Arapça ve Farsça bildiği tahmin edilmekte, esere sonradan eklendiği düşünülen bölümde gözlerinin görmediği söylenmektedir. Doğum ve ölüm tarihi gibi Yüknek ilinin yeri de kesin olarak tespit edilebilmiş değildir. Yazılı Türk edebiyatının ilk döneminden günümüze ulaşabilmiş az sayıda eserden biri olan Atebetü’l-Hakayık, Hakaniye lehçesi de denilen Karahanlı dönemi Türkçesinin nadir örneklerindendir ve Türk edebiyatı tarihinde ayrı bir öneme sahiptir. Uygur Türkçesi ve aruz ölçüsüyle yazılmış olan Atebetü’l-Hakayık, kolayca anlaşılacak ve akılda tutulabilecek şekilde düzenlenmiş, yazarı tarafından Büyük Emir Dad Sipehsâlâr Bey’e armağan edilmiştir.
- Like
- Digg
- Del
- Tumblr
- VKontakte
- Buffer
- Love This
- Odnoklassniki
- Meneame
- Blogger
- Amazon
- Yahoo Mail
- Gmail
- AOL
- Newsvine
- HackerNews
- Evernote
- MySpace
- Mail.ru
- Viadeo
- Line
- Comments
- Yummly
- SMS
- Viber
- Telegram
- Subscribe
- Skype
- Facebook Messenger
- Kakao
- LiveJournal
- Yammer
- Edgar
- Fintel
- Mix
- Instapaper
- Copy Link
Ahmet Yılmaz
Posted at 09:53h, 22 ŞubatMetin, senin yorumlarını okumak çok keyifli, ellerine gözlerine sağlık…